Dört Adımda İlkbahara Hazırlık

Dört Adımda İlkbahara Hazırlık

Kuzey yarım küresinde mart ayı hem kış mevsimine hem de ilkbahar mevsimine ait bir ay; malum 21 Aralık-20 Mart kış mevsimi, 21 Mart-20 Haziran ise yaz mevsimi. Mart ayı da,  ilkbahar ile yaz arasında köprü görevi gören, en kendine has aylardan biri; günler uzar, hava parlak ve ışıl ışıldır, ağaçların kuru yaprakları yavaş yavaş yeşermeye başlar. Diğer taraftan güneşin pırıl pırıl olmasına rağmen hava buz gibidir; havanın öğlen ısısı ile, akşam üstü ısısı arasında büyük farklılıklar vardır. Uzun lafın kısası, mart ayında kış saltanatı hafif hafif devam ederken, ilkbahar da tüm ihtişamı ile bizi beklediğinin sinyallerini yollar.
Bedenimiz de mart ayında değişimler yaşıyor. Bizler şehir hayatında pek farkına varmıyoruz ama aslında her mevsime göre bedenimizin ihtiyaçları değişiyor. Mesela ihtiyaç duyduğumuz kalori, uyku süresi, egzersiz biçimleri…
Sadece doğaya bakmak bile bize bu konuda ilham verebilir: Nasıl ki, havanın ısısı, ağaçların rengi mevsimden mevsime değişiyorsa, bizim de aynı şekilde sistemimiz mevsimlerden etkileniyor. Mart ayı sadece doğanın değil bedenimizin ve zihnimizin de bir geçiş yaşadığı dönem. Bu dönemi arınma, tazelenme, yenilenme ve canlanma dönemi olarak kullanabiliriz. Arınmak, tazelenmek ve canlanmak için bedenimizi, zihnimizi ve yaşam alanlarımızı hafifletmek, arındırmak ve mevsim geçişlerine hazırlamak gerekiyor.
Okuma Önerisi: Baharda Ağaç Elementi Egzersizleri
Gelin, neler yapabiliriz bir bakalım:
  1. Yaşam alanlarınızı arındırın
Yaşam alanlarının içine evimiz, arabamız, çalışma masamız, ofisimiz, kısacası hayatımızı geçirdiğimiz her yer giriyor. Tıkış tıkış bir giysi dolabı, aranılan kitabın asla bulunamadığı bir kütüphane, açıldığında kötü kokan bir ayakkabılık, çürümüş meyvelerin olduğu bir buzdolabı ile iyi hissetmek zordur. Yaşam mekanlarında düzen, netlik, temizlik, her şeyin elimizin altında olması, bir şeye baktığımızda her şeyi hemen görebilmemiz, bulabilmemiz ve her şeye kolaylıkla ulaşabilmemiz fark etmesek bile kendimizi iyi hissettirir ve hayatımızı çok kolaylaştırır. Dağınıklık hem zaman kaybettiricidir hem de aslında yaşam mekanlarımızdan ve eşyalarımızdan ne kadar kopuk olduğumuzu gösterir bize. Yaşam mekanlarımız bizim bir nevi yaşam partnerlerimiz gibi aslında, buralardaki karmaşıklık, fazlalık, atıllık bizi direkt olarak etkileyecektir. Ana prensip şu aslında:
Yaşam mekanlarımıza girdiğimizde, kendimizi iyi hissetmek
Yaşam mekanlarımızı düzenlemek için:
  • Bozuk, kırılmış, kullanılma fonksiyonunu kaybetmiş eşyaları tamir edebiliyorsanız hemen edin, “Sonra yapacağım bunu ben” diyorsanız, bilin ki yapmayacaksınız, atın.
  • Baktığınız ki aldığınız belli ürünleri (yiyecek, giysi, v.s) hiç kullanmıyorsunuz, almayı bırakın.
  • Kullanmadığınız eşyaları gözden geçirin ve net bir kararlılıkla elden çıkarın.
  • Dolabınızın arkalarında bile sizi rahatsız eden, huzurunuzu bozan, sevimsiz bir anısı olan herhangi bir fotoğraf, obje tutmayın.
  • Evinizde pençelerini, balkon kapısını rahat açacak bir düzenek kurun.
  • Özellikle eski gazete, dergi, fatura gibi güncelliğini kaybettikten sonra önemini kaybeden ve çok toz tutan kağıt içeriklerini atın. Arşivlemek istiyorsanız, gerçekten çok önemliler için özel bir düzenek tutun.
  • Hiçbir eşyanızı kullanmak için gelecekteki özel bir etkinliği beklemeyin. Kendinizi önemseyin, kendinize özen gösterin. Eşyalarınız sizin için var.
  • Objeler, hatıra eşyaları, fotoğraflar, biblolar bir evi bize ait kılar. Ev aksesuarlarını sevseniz bile evinizin tıkış tıkış olmasına izin vermeyin. Ferahlık biraz da boşluktan geçer. Süs eşyalarınızın arasında bir ahenk olsun.
  • Yaşam mekanlarınızın havasını Palo Santo veya California White Sage gibi doğal tütsülerle temizleyin.
Okuma Önerisi: Salon ve Oturma Odası için Feng Shui Önerileri Okuma Öneris: Feng Shui Prensipleri
  1. Yapılacak işler listenizi ertelemeyin
Yapılması gereken işler ve devamlı ertelenen işler, çok dağınık, pis kokan bir buzdolabı kadar sizi rahatsız edebilir. Tüm bu işleri devamlı zihninizde taşımak yerine, güzel bir liste hazırlayın ve dikkatinizi hiçbir şeyin dağıtmasına izin vermeden kolları sıvayın. Bu hayatta başlandığında bitmeyen hiçbir iş yoktur; sadece başlanmadığı için bitmeyen işler vardır. Alışkanlıklarımız, ön yargılarımız, geçmişte bizi hayal kırıklığına uğratan deneyimlerimiz bazen elimizi kolumuzu bağlayabilir ama biraz irade gösterdiğimizde ve sebat ettiğimizde yapmayı arzu ettiğimiz ama hep ertelediğimiz işlerimizi tamamlayabiliriz.
Podcast Önerisi: Siz de Erteleyenlerden misiniz?
  1. Bedeninizi hafifletin
Yaz geldiğini için kilo vermekten bahsetmiyoruz. Evrimsel olarak kış mevsiminde daha fazla enerjiye ihtiyacımız olduğu için tasarruflu hareket ediyoruz, daha yağlı ve daha çok yemek yemeğe ihtiyaç duyuyoruz. İlkbahar mevsiminde ise doğanın uyanması, canlanması gibi bedenlerimiz de canlanmaya, hafiflemeye ve yenilenmeye ihtiyaç duyuyor. Kendimizi yoga matının üstüne bırakmak, yogaya başlamak için ilkbahar mevsimi kendimize yapacağımız en iyi şey olabilir. Yogaya başlamak için hem esneyip hem de güçlenmenizi kolaylaştıracak Great Loom Youtube kanalı sizin için iyi bir eşlikçi olacaktır. Her gün veya gün aşırı kanalımızdan yapacağız yarım saatlik yoga dersleri size çok iyi hissettirecektir. Günlük ritminize düzenli yürüyüş yapmayı da ekleyebilirsiniz.
İnceleme Önerisi: Yoga pratiğinizde en büyük destekçiniz
  1. Zihninizi hafifletin
Saplantılı düşünceler, devamlı geçmişte ve kafanın içinde  yaşamak, içinde bulunduğu an, zaman mekanla bağ kuramamak, bizi hayattan izole olmuşuz gibi hissettirir. Bahar mevsimi her şeyin filizlendiği, dışarı doğru açıldığı, doğadaki renklerin coştuğu ve yenilendiği bir mevsimdir. Siz de kendinizi hem hayata doğru hem de kendinize doğru açın. Bilinçli bir şekilde “Şimdi ve Burada” olmaya özen gösterin.
  • Mümkün olduğunca sık bir biçimde dışarı çıkın. Ağaçları, hayvanları, denizi, gökyüzünü izleyin. Zihniniz o anda olanın dışında başka bir yere kayarsa izin vermeyin, yumuşak bir biçimde yeniden anda olanla kalın.
  • Gün içinde nerde olursanız olun, küçük küçük farkındalık molaları verin; yaptığınız işi birden bırakın, etrafına bakın, sizi çevreleyen renkleri, objelerini, insanları, sesleri ve tam da o anda ne düşünüyorsunuz fark edin.
  • Gün içinde aklınıza geldikçe kendinize yönelik farkındalık çalışmaları yapın; ağızının içindeki tadı, burnunuza gelen kokuyu, midenizdeki hisleri, omuzlarınızı, yüzünüzü, omurganızı, kalçanızı, nefesinizi fark edin.
  • Great Loom Youtube kanalında pek çok meditasyon çalışmasından size uygun olanı hayatınıza dahil edin.
Okuma Önerisi: Şikayet Perhizi- Zihni Şikayatten Arındırma Yöntemleri
Lütfen “Yapamam” demeyin. Yapın, iyi gelecek.
Bloga dön