Bazen bir bakmışız ki hayatın bizi getirdiği yerden hiç hoşnut değiliz. Özel hayatımız, iş hayatımız, arkadaşlarımızla ilişkiler hiç de hayal ettiğimiz gibi olmamış.
İnsan böyle anlarda “Bir şeyler değişmeli”, der kendi kendine…
“Hayat böyle bir şey mi?”
Hayat aslında evet böyle bir şey. İşler her zaman düşündüğümüz gibi gitmez, kendimizi başlangıç noktasından çok daha farklı bir yerde bulabiliyoruz. Bir dolu hayal kırıklığı yaşayabiliriz, bunların hepsi “hayat paketine” dahil.
Bazen de hayatımızın bir tarafı iyi giderken, diğer taraftan yüzümüz gülmez. Terfi üstüne terfi alırız, iş dünyası kariyer basamaklarında yükselebilmemiz için adeta seferber olur ama romantik ilişkilerimiz üç adım ileri 5 adım geri şeklinde ilerler.
Öyle ya da böyle, hikayemiz değişebilir ama işte bazen deriz ki:
-Bu hayat değişmeli!
İstediğimiz belki kökten, radikal bir değişikliktir, belki de sadece
hayatımız bir bölümünü değiştirmek, renklendirmektir.
Değişimin ölçüsü ne olursa olsun, nasıl yapacağız, nerden başlayacağız?
Ama ilk önce “Neden değişmek istiyorum?” sorusu üstünde biraz düşünelim:
Peki Hayatımı Neden Değiştirmek İstiyorum?
Bu soru çok kritik ve başlangıç noktası olmaya da çok uygun. Evet neden değişmek istiyorsunuz?
Bazen dışardan bakıldığında hayatımız şahane gibi gözükse de biz kendimizi huzursuz, mutsuz hissederiz; içimizde koca bir sıkıntı taşırız.
Bu halimizi “şımarıklık” olarak tarif etmek çok kolaydır. Ama bu hisler şımarıklığın ötesinde derin bir tatminsizliğe de işaret edebilir. Biz farkına varmasak da hislerimiz, duygularımız bize içimizde derinlerde olan bitenle ilgili çok şey söyler
Dışarıya çizdiğimiz “mükemmel” görüntüye rağmen, içimizde bize eşlik eden gölgeli duygular varsa, o duyguları işaret olarak almalıyız. Görece zor şartlarda yaşasak bile, en derin anlamında hayatımız bizi tatmin ediyorsa, zorluklara rağmen hayatımızın gidişatını değiştirmek istemeyiz.
İçimizde anlamlandıramadığımız geçmeyen bir sıkıntı, kasvet, endişe, tatminsizlik varsa, bir şeyleri değiştirmenin vakti gelmiş demektir.
Bazen annelerimiz gibi konuşmak gerekirse, arpamız fazla gelir.
Özellikle kendimizi başkalarıyla kıyaslayarak, sahip olduklarımızı yetersiz gibi görürüz. Her biri muhteşem fotoğraf karelerinden oluşan instagram hesapları, kendi karelerimizin değerini görünmez kılar.
Başkalarıyla kıyaslayarak değersiz bulduğumuz hayatımızı değiştirmek isteyebiliriz.
Kendi hayatından tamamen memnun ve tatmin olan bir kişi, diğer insanların hayatları ile pek de ilgilenmez.
Fakat bu kıskançlık ve haset duygularımızı yaratıcı bir şekilde kullanmak da mümkün; başkalarının hayatında nelere gıpta ediyoruz, kendimizi nerelerde yetersiz hissediyoruz? Bu sorulara vereceğimiz cevaplar bize ışık olabilir.
Kendi hayatımızdan çok başkalarının hayatı ile ilgiliysek bir şeyleri değiştirmenin vakti gelmiş demektir.
Bazen aslında bize, kişiliğimize uygun olmayan yaşam biçimlerine özeniriz. Mesela annemizin babamızın bize biçtiği kişi olmaya çalışırız ya da onlara inat onların istediği kişinin tam zıddı olmaya…
Kendimizle bağımız kopuksa, kim olduğumuzu tam olarak bilemediğimizde öyle ya da böyle ideal bir kişilik tasarlayıp o kişiye dönüşebilmek için değişmek isteyebiliriz. Gerçek kişiliğimiz idealimizdeki kişiliğe uymadığı için değişmek isteriz.
Kendimizi tam olarak kabul edemiyorsak, tam da olduğumuz kişiyi kabul edebilmemiz için bir şeyleri değiştirmenin vakti gelmiş demektir.
İnceleme önerisi: Hayatınızdaki değişim yoga matının üstünden başlayabilir...
[av_productslider categories='140' wc_prod_visible='' wc_prod_hidden='' wc_prod_featured='' wc_prod_additional_filter='' sort='0' prod_order='' items='9' offset='0' columns='3' autoplay='no' interval='5' alb_description='' id='' custom_class='' av_uid='av-221v0w']
Peki, Hayatımı Nasıl Değiştiririm?
-
Hayatınıza farkındalık getirin:
Kimsiniz? İnsanın kendi hayatına dahil olması, duygularını ayırt edebilmesi, neyi ne için istediğini fark edebilmesi hayattaki en önemli şey galiba. Bir şeyi “sırf öyle olması gerektiği için” değil, gerçekten istediği için yapabilmek, bazen sürüden ayrı düşebilmek, istediğimiz hayata ulaşabilmek için aslında kim olduğumuzu bilmemiz gerekli.
Gündelik hayatta nasıl davranıyoruz, nelerden heyecanlanıyoruz, mutlu oluyoruz, bizi neler korkutuyor, kızdırıyor, endişelendiriyor, bunları gerçekten biliyor muyuz?
Bilebilmek için kendimize dönmedi, yargısız bir tutumla, adeta dışardan seyrediyormuşçasına kendimize bakma alışkanlığı edinmeliyiz. Değişebilmek için gerçek benliğimizi, gerçek bizi bilmemiz gerekli.
-
Kendinizi olduğunuz gibi kabul edin:
Hayatını değiştirmek isteyen biri için tuhaf bir öneri olabilir, biliyoruz. Ama değişmek istiyoruz diye kendimizi toptan yanlış, düzeltilip, baştan yaratılması gereken biri olarak görmeye gerek yok. Şu andaki halimiz geçmişimizde aldığımız kararların, başımıza gelenlerin bir toplamı. Geçmişimizi sevelim, sevmeyelim, geçmişte aldığımız kararları şimdiki kişiliğimizle ister onaylayalım, ister onaylamayalım, her şey bizi şimdiki varoluş şeklimize getirmiş.
İnsanın kendisini olduğu gibi kabul etmesi, kişiliğinin değişemeyecek olduğuna dair bir inanç değildir. Ne olursa olsun şimdiki haline şefkatli bir biçimde bakabilmesidir. Kabul etmek, kapsayıcıdır, şefkatlidir. Değişmek isteyebiliriz, ama bu şimdiki halimizi reddetmemizi gerektirmez. Değişim istediği şimdiki halimizi istediğimiz için değil, değişen arzularımızı, ihtiyaçlarımızı daha sağlıklı bir biçimde doyurabilmek için yapılıyorsa gerçekçi olur.
-
Gündelik hayatınızı nasıl yaşıyorsunuz, not alın:
Gözümüzü bir açıyoruz, sabah, bir de bakıyoruz ki akşam olmuş değil mi? Hafta başlıyor ve hemencecik bitiyor. “Zaman çok hızlı geçiyor”, diyoruz ya, işte not almak tam olarak zamanımızı nasıl geçirdiğimizi bize gösterecek çok yararlı bir alışkanlıktır. Değişim gündelik hayat akışımızdaki davranışlarımızı değiştirerek gerçekleşebilir; not almak da bize bir günümüzü nasıl geçirdiğimizi net olarak gösterir.
Günü öğleden önce ve öğleden sonra diye ikiye bölün ve her zaman diliminde neler yaptınız not alın. Telefonunuzu her elinize aldığınızda ne kadar süre geçiriyorsunuz mesela?
Çoğumuz için zaman göz açıp kapayana kadar geçtiği için hayatım üstünde bir insiyatifimiz yokmuş gibi hissedebiliriz.
Gününüz nasıl geçiyor? Neler yaptıktan sonra kendinizi iyi, neleri yaptıktan sonra kendinizi kötü hissediyorsunuz, fark edin.
-
Kendinize uygun bir akış oluşturun:
Belki bir konuda disiplinli bir biçimde çalışmak, belki de bazı alışkanlıklarınızı değiştirmek istiyorsunuz. Kendinize bir plan çıkarın. Ama bu planın gerçekçi ve size uygun olmasına dikkat edin. Kişiliğinize uymayan planlar sizi sadece baltalar.
-
Motivasyonunuza güvenmeyin, belirlediğiniz günlük akışınıza sadık kalın:
Hayatımızı değiştirmeğe karar verdiğimizde sanırız ki motivasyonumuz çok önemlidir. Oysa insan psikolojisin kompleks bir yapısı vardır. Bir gün motivasyonumuz çok yüksekken, ertesi gün motivasyonumuz düşebilir. Değişme isteğimizi motivasyonumuzun paşa gönlüme bırakırsak işler karışabilir.
Motivasyonunuz düşük olsa bile aldığınız değişim isteğinizi hatırlatın kendinize. Neye karar verdiyseniz kararınıza sahip için.
-
Konfor alanınızdan çıkın:
Hayatımızı değiştirmek istediği kabuğumuzdan çıkmayı gerektirir. Ama işte o kabuğumuz, alışkanlıklarımız bizim bir şekilde de kendimizi güvende hissettiğimiz yerdir. Şimdiki yaşantımızı sıkıcı bulabiliriz ama bir taraftan da o sıkıcı bulduğumuz hayat içinde kendimizi güvende hissederiz. O alandan çıkmak, yeniye doğru ilerlemek bizi korkutabilir. Yeni şeyler öğrenmek, yeni alışkanlıklar edinmek bize yeni ufaklar açacaktır.
-
Zaaflarınız için kendinize yüklenmeyin:
Değişim istediğimiz ne kadar güçlü olursa olsun bazen bu isteğimize eşlik edecek gücü kendimizde bulamayız. Bizler bilgisayarla kontrol edilen robotlar değiliz. İlerlemek, tökezlemek, kendini güçlü ve zayıf hissetmek, bazen çok çalışmak, bazen battaniyelerin altına saklanmak oyunun bir parçası. Yorulduğunuzda kendinize anlayış gösterin, zafiyet gösterdiğinizde buradaki ihtiyaçlarınızı görün.
-
Yardım istemekten çekinmeyin:
Hayatımızı değiştirmek için bazen desteğe ihtiyaç duyarız. Bu desteği almaktan çekinmeyin. Bazen bir dost desteği, bazen bir terapist rehberliği hayatımızda tahmin edemeyeceğimiz kapılar açabilir. Hayatımızı değiştirmek isteyebiliriz ama nerden başlayacağımızı bilemeyebiliriz. Dışardan bir göz bazen tek ihtiyacımız olan şey olabilir.
Çağla Güngör
Yoga ve Meditasyon Öğretmeni
yogabiz.pro