Yoga Yaparken Yapmamız ve Yapmamamız Gerekenler

Yoga Yapmanın bedenimize ve zihnimize onlarca yararı var. Yoganın bilimsel olarak ispatlanan faydalarını kısaca saymamız gerekirse;

• Kasları, güçlendirir ve esnetir.
• Sinir sistemini düzenler.
• Zihni rahatlatır.
• Beden farkındalığı oluşturur.
• Nefes alışı ve verişi sağlıklı hale getirir.
• Beden koordinasyonunu sağlar.
• Özsaygıyı arttırır.
• Eklemleri güçlendirir ve eklemlerin esnekliğini korumasını sağlar.
• Denge duygusunu geliştirir.
• Kalp sağlığını korur.
• Uyku kalitesini arttırır.
• Kronik ağrıların azalmasını destekler.
• Stres seviyesinin azalmasını destekler.
• Yemek yeme alışkanlığını sağlıklı bir dengeye oturtmaya yardımcı olur.

Yoganın sağlığımıza tüm faydalarını bilmemize rağmen bazen bir türlü yogaya başlayamıyoruz, bazen de bir iki dersten sonra, çeşitli sebeplerden dolayı devam edemiyoruz.  

Okuma Önerisi: Yoganın 10 Faydası, Yoganın 5 Faydası

  Yoga pratiğini hayatınıza yerleştirebilmek için yapmanız ve yapmamanız gerekenler, yoga yaparken dikkat edilmesi gerekenler nelerdir, gelin hep beraber bakalım...

YAPIN - Disiplinli Olun

• Bazen, bir şeyi ilk defa denediğimizde, o şeye aşık oluruz, tıpkı ilk bakışta aşk gibi. O ilk deneyimde bile etkisini anında hissederiz; oryantal dersinde kalçamızı sallamaya bayılırız, yazı yazma atölyesinde kalemi elimize alır almaz kelimeler kağıda kendiliğinden dökülmeye, bedenimiz yoga matında yoga pozlarıyla buluştuğunda iyi hissetmeye başlar.

Gelin görün ki bazen de hayatımıza dahil etmek istediğimiz şeyleri ilk başlarda yapmakta zorlanırız. Kalçamız kaskatı, kütük gibi olabilir. Zihnimizden, kalbimizden geçenleri kelimelere dökmek zor gelebilir, yogayı da çok zor ya da çok sıkıcı bulabiliriz. Hayal kırıklığına uğradığımız, beklentilerimiz hemen karşılanmadığı için yapmak istediğimiz şeyi bırakırız. Oysaki bir şeyin alışkanlık, rutin haline gelebilmesi için sistemimizin zamana ihtiyacı vardır. Halihazırda bulunan alışkanlıklarımız bizi günlük rutinimize yeni bir şey eklemekten alıkoyabilir, yıllardır sabahları kısa bir sürede hazırlanıp, yıldırım hızıyla evden son dakikada çıkmaya alışmışsak, sabah meditasyonu ve yoga pratiği için erken kalkmak ilk başlarda imkansız gelebilir; saatimiz her zamankinden 30 dakika erken çaldığında aldığımız tüm kararları unutup “Deli misin sabah sabah yoga yapacaksın, yat yarım saat daha uyu” dediğinde, bu ses o an için son derece ikna edicidir. İşten geldiğimizde kanepe ile buluşmak yerine yoga matı ile buluşmak içimizden gelmeyebilir. Bedenimiz, zihnimiz henüz etkisini, faydasını hissedemediği bir şey için alışkanlıklarından vazgeçmek istemez. Yogaya başlamak istiyorsak, hayatımızın bir rutini haline gelene kadar disiplinli ve istikrarlı bir biçimde yoga pratiği yapmamız gerekir. Yoganın bedenen ve zihnen etkisini hissettikten, deneyimledikten sonra önceliklerimiz zaten yoga lehine değişecektir.  

Okuma Önerileri: Karın Çakrası  Rutinlerimiz Ritüellerimiz Olabilir mi?

YAPMAYIN - Kendinizi Zorlamayın

• Evet, bir önceki önerimizde “Disiplinli olun” derken, şimdi de “Kendinizi zorlamayın” dedik. Kendimizi yoga matına götürmek için disipline ve kararlılığa ihtiyacımız var. Yoga matının üstünde ise kendimizi zorlamamamız gerekli; yoga matı bir dövüş arenası değil. Bedenimizi keşfettiğimiz, güçlendirip esnettiğimiz bir yer.

Her bedenin kendine ait bir sağlık tarihçesi, anatomik özellikleri, güçlü olduğu ve zayıf olduğu yönleri vardır. Yogaya başlar başlamaz bir an önce ilerlemek ve yoganın etkisini hemen deneyimlemek ve bedenimizin hazır olmadığı yoga duruşlarını yapmak için kendimizi zorlamak, sakatlanmalara ya da bir süre sonra yogadan soğumamıza sebep olabilir. Yoganın birinci kuruları “Ahimsa”dır. Sanskrit dilinde Ahimsa “Şiddetsizlik” demektir. Bedene saygı duymamak, onu hazır hissetmediği yoga duruşlarını yapmaya zorlamak kendimize karşı yaptığımız en büyük şiddet olur. Yoga jimnastik ya da bir performans sanatı değildir. Matın üstünde soluk soluğa kalmak, “Ben de yapmalıyım” diye düşünmek yerine, yavaş yavaş, güvenli bir biçimde pratiklerimizi gerçekleştirmemiz önemlidir.   Yoga pratiğiniz sırasında en yakın arkadaşınız olacak matlarımızı yakından incelemek için: 

YAPIN - Deneyin, Keşfedin

• Yoga… yoga…” diyoruz da hangi yogadan bahsediyoruz? Birden fazla değişik yoga stili var; hatha yoga, vinyasa, ashtanga, yin yoga, kundalini yoga, restoratif yoga, hormon yogası, Iyengar yoga…

Yoga stillerinden birini denedik ve kanımız uyuşmadı diyelim; size önerimiz diğer stilleri de denemeniz. Farklı ders tempolarını, akışlarını deneyimlemek yogaya dair fikrimizi değiştirebilir. Hepimizin ihtiyaçları ve beklentileri farklı olduğu için yoga stillerini keşfetmeye biraz zaman ayırmak çok faydalı olacaktır. Aynı stilde farklı hocaların derslerine de girin. Eş dosttan duyduğumuz “Falanca hoca çok iyi, derslerine mutlaka katıl” ya da “Şu yoga stiline bayılıyorum” gibi öneriler, güzel hoş ama kendiniz keşfedin, deneyin… Yogada neyi sevip neyi sevmediğinizi fark etmek aslında kendi ihtiyaçlarınızı da anlayabilmektir.  

Dinleme Önerisi: Bir Yoga Dersinde Neler Oluyor?

 

YAPMAYIN - Sadece Bir Yoga Stilinde Çalışmayın

• Elbette istikrarlı, düzenli bir yoga stilinde pratik yapmak önemlidir. Ama sadece bir stilde çalışmak bedenimizdeki Yin Yang dengesini bozabilir. Eğer ashtanga, vinyasa gibi daha dinamik yoga stillerinde çalışıyorsanız, yin ya da restoratif yoga gibi bedeni dinlendiren ve esneten stillere de hayatınızda yer açın. Hep yumuşak akışlar ya da yin yoga çalışıyorsanız arada bir kalbinizin ritmini biraz arttıracak bir yoga pratiği hiç fena olmaz. Yoga sonrası yorgun ya da enerjinizin çekildiğini hissediyorsanız pratiklerinizi gözden geçirin. Yoga matından rahatlayarak ayrılmalıyız, meydan muharebesinden çıkmış gibi değil.

Anahtar kavramlarımızı unutmayın: YİN YANG DENGESİ  

Okuma Önerisi: Hayatımızda Yin Yang Dengesi Oluşturmak 

YAPIN - İlham Alın

• Düzenli bir yoga pratiğinin etkisini sadece bedenimizde değil tüm sistemimizde hissederiz. Yaşımız ne olursa olsun yoga pratiği bizi güçlü, esnek bir hale getirir. Kemiklerimiz, eklemlerimiz yoga pratiği sayesinde güçlenir, yıllara meydan okur. Yaşlandıkça nemini, suyunu kaybedecek olan bedenimiz düzenli bir pratikte canlı ve esnek kalacaktır; mesela 21 Şubat 2020’de 102 yaşındayken hayatını kaybeden ve dünyanın en yaşlı yoga hocası olarak tanınan Tao Porchon Lynch ya da 81 yaşında olmasına rağmen inanılmaz bir esneklikte yoga pratiğine ve yoga hocalığına devam eden Angele Farmer. Farmer ile 79 yaşındaki eşi Victor von Kooter dünyanın en ünlü yoga hocalarından ikisi. Düzenledikleri eğitimlere her yıl dünyanın dört bir yanından yoga uygulayıcıları büyük bir heyecanla katılıyorlar; ileri yaşına rağmen bedeninin gücü ve esnekliği öğrencilerine ilham veriyor.

Kanser, astım, obezite, fibromiyalji, depresyon gibi rahatsızlıklarla uğraşan milyonlarca kişi için yoga ve meditasyon büyük bir destekleyici oluyor. Tüm bu deneyimler, bize yoga pratiğimizi oluşturabilmemiz için bize ilham oluyor.  

İzleme Önerisi: Neden Yoga Yapıyoruz? 

YAPMAYIN - Kendinizi Kimseyle Kıyaslamayın

• Düzenli yoga pratiği olan kişilerden, yoga hocalarından ilham almak çok kıymetlidir. Ama kendinizi kimseyle kıyaslamayın. Kişinin hangi konuda olursa olsun kendisini başkalarıyla kıyaslaması, bu kıyaslama sonucu değerli ya da değersiz, başarılı ya da başarısız görmesi yoganın amacından bizi çok uzaklaştırır.

Yoga yolculuğumuzda sosyal medyada gördüğümüz göz kamaştıran ileri seviye pratikler yerine kendi bedenimize, ihtiyaçlarımıza, potansiyelimize odaklanmak çok kıymetlidir. Başka bir bedenin hikayesine imrenmek, öykünmek yerine kendi bedeninize, kendi hikayesini yazabilmesi için olanak tanıyın.  

YAPIN - Yoga Öğretmeniniz İyi Dinleyin 

• Hepimizin bir şekilde duyduğu şu cümle yoga dersleri için de geçerli; ders derste öğrenilir. Bir yoga dersinde hocayı iyi dinlemek, önerilerini ciddiye almak oldukça önemlidir. Bu ne demek biliyor musunuz? Yoga yaparken başka bir şey düşünmeyin, dikkatinizi bedeninizde ve hocanın yönlendirmelerinde tutun demek.

Zaman zaman bedenimiz yoga matının üstünde olurken, zihinsel olarak apayrı bir yerde olabiliyoruz ya da hocanın yönlendirmeleri dışına çıkabiliyoruz. İki durum da bizi sakatlanmaya götürebilir. Yoga yaparken başka şeyler düşünürsek bedenimizin fiziksel acı olarak gönderdiği uyarıları kaçırabiliriz. Bazen de sırf daha iyi olabilmek için hocanın yapma dediği pozları yapmaya devam edebiliriz. Tekrar edelim, ders derste öğrenilir. Yoga hocası candır.

YAPMAYIN - Ders Akışına Uymak İçin Acıya Rağmen Devam Etmeyin 

• Güvendiğimiz, sevdiğimiz çok iyi bir yoga hocası ile çalışabiliriz. Ama bazen bedenimiz ders sırasında fiziksel olarak acı çekebilir, zorlanabilir ya da adını koyamadığımız bir hoşnutsuzluk yaşayabilir. Bedeninizin hislerine, çektiği acıya rağmen sırf dersi bozmamak için devam etmeyin. Belki yaptığınız yoga pozu sizin bedeninizin anatomik yapısına uygun değil, belki de bilmiyorsunuz ama boynunuzda fıtık veya dizinizde menisküs yırtılması var.

Hocayı dinlemek çok önemlidir demiştik, bedenimiz de bize bizi anlatan en önemli hocamız. Bedeninize kulak verin, yoga matınızda her gün biraz vakit geçirin.

Okuma Önerisi: En İyi Yoga Matı

Çağla Güngör, Yogabiz.Pro