Yerkürenin derinliklerinde magma, genç volkanik kayaları hareketlendirir, bu kayaların ısısı sayesinde yeraltı suları yukarıya doğru harekete geçer ve yeryüzüne yaklaştıkça sular soğumaya başlar. Sular soğudukça iyonlar, oksijen ve silikondan kuvars kristalleri; potasyum, alüminyum, silikon ve oksijenden feldspat; kurşun ve kükürtten galenit, mineral kristalleri oluşur.

Dünyanın merkezinden başlayan ısı ve hareketlenmeyle birlikte çeşitli minerallerin bir araya gelerek oluşturduğu kristaller, toprağın, suyun, ateşin, havanın enerjisini bünyesinde barındırır. Her kristalin atomik yapısı eşsiz özelliklere ve mucizevi bir düzene sahiptir. Kristallerin enerjetik olarak insan bedeni ve zihnine etki eden özellikleri vardır. İnsan vücudunun dokularında ve yerkabuğunun önemli bir kısmında yer alan silikon dioksit içeren özellikle kuvars kristaller, şifa çalışmalarında sıklıkla kullanılır

Çakranın kelime anlamı, çark, daire, çemberdir. Doğu Tıbbında, fiziksel bedenimizin yanı sıra enerjetik bir bedene daha sahip olduğumuza inanılır. Kanın bedenimizde, damarlarımızda dolaştığı gibi, “Yaşam Enerjisi” de bedenimizin her yerinde bulunan ve Hindistan’da “Nadi”, Çin’de “Meridyen” denen enerji kanallarında dolaşıyor. Bu enerji kanallarının yoğunlaştığı, çemberler, çarklar vardır. İşte bunlara çakra denir. Her birinin de insan psikolojisini anlama konusunda rehber olarak kullanılabilecek; insan ruhunu, davranışlarını, duygularını, zaaflarını tanımlayan temsil ettikleri özellikler vardır. Toplam 7 ana çakra bulunmaktadır.   

Detaylı bilgi için Çakra Nedir başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.

Tıkalı çakradan ziyade dengesiz çalışan çakra vardır. Bir çakra dengeli değilse ya aşırı çalışıyordur ya da yetersiz çalışıyordur. Çakralar hakkında detaylı bilgiye Blog’umuzdan ulaşabilirsiniz.

Çakraların açılmasından ziyade, çakraların dengelenmesi söz konusudur. Bunun için de çeşitli bireysel çalışmalar önerilir. Yoga, çakralarımızı nasıl dengelenebileceğimize dair bize sistematik bilgiler sunar.

Çakraları dengeleyen yoga duruşları, çakralara odaklanmayı gerektiren meditasyon çalışmalarının yanı sıra hangi çakranızın ya da çakralarınızın az ya da çok çalıştığını hissediyorsanız o çakranın dengesini koruyan besinleri özenle tüketebilir, çakralara özel taşları yakınınızda bulundurabilirsiniz.

Çakraları dengeleme çalışmaları için hem Blog’umuzdan çakralar için hazırladığımız yazı dizimizi okuyabilir hem de Video & Podcast’ler bölümümüzden her bir çakra için hazırladığımız yoga hareketlerini uygulayabilirsiniz.

Çakraları teker teker incelemek, çakralar üzerinde teker teker çalışmak ve çakralarımıza bütüncül olarak bakmak önemlidir. Tüm çakraları bir arada düşündüğümüzde buna çakra sistemi diyebiliriz. Her bir çakranın dengeli olması demek, çakra sisteminin dengeli işlemesi demektir. Ne çok çalışma ne de hiç çalışmama… Bunların dengeli işlerliği için de çeşitli uygulamalar yapılır: Asana pratikleri (yoga duruşları), meditasyon ve nefes çalışmaları…

Her bir çakraya tekabül eden özel, doğal taşlar vardır. Bu taşların oluşum biçimleri, içerdikleri mineraller, taşıdıkları enerji, o çakranın dengelenmesini destekler. Bu taşları/kristalleri, aksesuar olarak ya da çakra kristalli su şişesi vb. olarak günlük hayatınızda da kullanabilir, bunların odaklanma konusunda desteğini alarak meditasyon da yapabilirsiniz.

Evet şişelerimizde yer alan tüm kristallerimiz %100 doğaldır.

Kristalinizin güzel enerjileri suyunuza geçer ve suyunuzu içtikçe kristalin kendine özgü enerjetik kaliteleri de bedeninize ulaşır. Bedeniniz taşın enerjisiyle suyu tükettikçe uyumlanır.

Kristallerin nötrlenmesi için yaygın olarak yapılan uygulamalar arasında; kristalinizi bir gece boyunca toprağa gömüp bekletmek ve/veya dolunay zamanlarında da yine bir gece boyunca ay ışığında kristalinizi bekletip ay ışığı banyosu yaptırmak yer alır. Ayrıca kristaller su elementi oldukları için her gün içtiğiniz su sayesinde de nötrlenir ve hatırlatalım; ayın yöneticisi de su elementidir.

Çakra kristalli su şişenizin içindeki kristalleri, metal aksama zarar vermemesi için toprağa gömmenizi önermiyoruz… Dolunay zamanlarında kristalinizi bir cam pervazına, balkonunuza vs. koyup ayın enerjisiyle nötrlenmesi için bir gece boyunca bekletebilirsiniz.

Doğal taşlarınızı nötrlemenin bir başka yolu da tütsülemektir. Özellikle negatif enerjiyi nötrleyen California White Sage, adaçayı, Palo Santo gibi doğal tütsüler, ağaç tütsüler ile taşınızın enerjisini yenileyebilirsiniz. Tütsünüzü yakın ve doğal taşınızın yakınında, birkaç kez tütsüleme işlemini tekrar edin.

Doğal taşınızı ayrıca temiz deniz suyuyla ya da tuzlu suyla da yıkayarak nötrleyebilirsiniz.

greatloom.com’da beş çeşit Çakra Kristalli Su Şişesi satılmaktadır:

• Ametist Doğal Taşlı Su Şişesi
• Sitrin Doğal Taşlı Su Şişesi
• Kaplan Gözü Doğal Taşlı Su Şişesi
• Siyah Obsidiyen Taşlı Su Şişesi
• Yeşil Aventurin Taşlı Su Şişesi
• Lapis Lazuli Taşlı Su Şişesi
• Rose Kuvars Kristalli Su Şişesi
• Duru Kuvars Kristalli Su Şişesi

Su şişelerimiz 500 ml’dir.

Ürünlerimizin her biri şık tasarımlı kutuları içerisinde sunulan raf ürünleridir. Kutularımız, sürdürülebilir ormanlardan elde edilen, geri dönüştürülmüş kraft malzeme kullanılarak hazırlanmıştır.

Çakra kristalli su şişenizde paslanmaz çelik parçalar hiçbir yapıştırıcı madde kullanılmadan birleştirildiğinden bulaşık makinesinde yıkamanızı önermiyoruz. Cam parça bulaşık makinesinde yıkanabilir. Bulaşık makinesinde yıkanması halinde cam parçada zamanla çizilmeden ötürü matlaşma görülebilir. Doğal kristal taşlar asitli sıvılar ve deterjanla temas etmemelidir.

Magmatik ve metamorfik kayaçlarda meydana gelen, silisyum dioksit bileşeni olan ametiste mor rengini, manganezin verdiği düşünülür. İçerdiği minerallerin yoğunluğuna göre farklılık gösteren ametist, etki alanı en güçlü taşlardan biri olarak kabul edilir.

Yoğun bir pozitif enerji kaynağı olduğu belirtilen ametist, meditasyon yapılan alanlarda bulundurulur ve zihni berraklaştırır. Ametist isminin, Antik Yunan’da “methuskein” (sarhoş olmak) kelimesinin başına “a” olumsuzluk ekinin gelmesiyle oluşturulduğu söylenir. O dönemde ametist taşını taşıyan kişilerin ya da ametist taşından yapılmış kadehte şarap içenlerin sarhoş olmayacağına inanılıyordu.

Ametist, Üçüncü Göz ve Taç çakralarını uyararak bilişsel algıyı güçlendirir, sezgisel ve psişik yeteneklerin gelişimini hızlandırır. Yüksek zihin genişletme yeteneğini, kişinin yaratıcılığını ve tutkusunu da geliştiren bu doğal taş, hayal gücünü ve sezgiyi güçlendirirken düşünme süreçlerini iyileştirir. Ametist aynı zamanda odaklanma ve başarı tılsımı olarak da bilinir.

Isınan ametistin rengi mordan sarıya döner. Sarı kuvars cevherinin ısıya maruz kalmış ametist olduğu da söylenir. Kuvars ailesinden olan sitrinin sarı rengine dönüşmesini sağlayan doğal mineraller ise hematit, demir, limonitttir.

Saydam ve yarı saydam bir özelliğe sahip olan sitrin, Yunanca’daki citron kelimesinden gelir ki anlamı limondur. büyük olasılıkla sarı renginden ötürü bu ismi alan sitrin doğal taşının güneşin gücünü taşıdığına inanılır. 

Sitrin’in parlak sarı ve altın enerjisi, fiziksel bedeni geliştirmek için kişisel gücü, yaratıcılığı ve akıllı kararlılığı yönlendirerek Solar Pleksus çakrayı aktive eder ve enerji verir. Yaydığı enerji içinde en büyük etkiye sahip olan ise tezahür, yani dışavurum ve gerçekleştirme gücüdür. Kişi, yaratıcı yaşam enerjisi ile uyum sağlayıp, niyet ve hayallerini tanımlayabildiğinde; Sitrin, güçlü bir mıknatıs gibi, bu amaçların gerçekleşebilmesi için tüm sebepleri kişiye çeker.

Milyonlarca yıl içerisinde yeryüzünde oluşan doğal taşlar ile birlikte kaplan gözü de kayaçlar arasında meydana gelen göz alıcı doğal taşlardan biridir. Kaplan gözünün dokusu kaygan ve ipeksi bir yapıya sahiptir.

Bu doğal taşın Antik Roma döneminde askerleri koruduğuna inanıldığı için miğferlerin üzerinde kullanıldığı söylenmektedir.

Renk geçişleriyle gözalıcı güzellikte olan kaplan gözü, camsı bir etkiye de sahiptir ve

altın rengi ışınlar yansıtır. Kaplan gözü taşının, güneş ve dünyanın frekanslarını sentezleyerek ruhani ve fiziksel dünyaları bütünleştirdiğine inanılmaktadır. Bütün bu özellikleri ile etkisindeki kişinin yaşamına istikrar ve farkındalık getirir.

Kaplan Gözü, güneş ışınlarının enerjisini dünyaya indirerek Sakral çakranın yanı sıra Kök ve Solar Pleksus çakralarını da uyarır. Fiziksel canlılığı, pratikliği ve aşırılıklar arasındaki dengeyi korumayı destekler. Sakral çakra dengede olduğunda kişi, hayatı akışına bırakarak zevk almaya başlar.

Volkanik bir taş olan obsidiyen, doğal yollarla lavın hızlıca soğumasıyla oluşur. Genellikle siyah renktedir. Nadir de olsa yeşil ve kırmızı renklerine de rastlanır. Obsidiyenin bileşiminde silisyum elementi yer alır. Silisyum; yerküremizin %25’ini meydana getiren ve dünyada oksijenden sonra en bol bulunan elementtir.

Lavdan meydana gelen ve yeryuvarlağının yoğun enerjisini taşıyan Siyah Obsidiyen; ateş, toprak ve su dahil olmak üzere çeşitli ham elementlerin etkileşiminin güçlü enerjisine sahiptir.

Genellikle korunma, şifa, kendini doğru ifade etme çalışmalarında ve feng shui’de kullanılır. Siyah Obsidiyen, özellikle günlük hayatta odaklanmayı, keskin dikkati ve net olmayı destekler, muhakeme yetimizi güçlendirir.

Siyah Obsidiyen, ham ve temiz enerjileri içerdiğinden; objektif, doğru ifade gücünü destekler.

“Gerçeğin taşı” olarak da adlandırılan Siyah Obsidiyen, hem iç dünyamıza dair gerçekliğe hem de kozmosun iç işleyişine dair gerçekliğe ulaşma çalışmalarımızda bizledir.

Siyah Obsidiyenin bir diğer özelliği de negatif enerjiyi çekip nötrlemesidir. Kullanıcıyı, kullanıldığı alanı temizleme özelliği vardır.

Yeşil Aventurin, kuvars grubuna ait bir taştır. Doğal yollarla meydana gelen aventurinin oluşum sürecinde pek çok mineral etkili olur. Aventurin taşının bir diğer ismi de yıldız taşıdır ve şans getirdiğine inanılır, şansın taşı olarak da bilinir. Minerallerden oluşan ve doğada çok büyük yer kaplayan kayaçların arasındaki boşluklarda milyonlarca yıl içinde oluşmuş olan aventurin, volkanik patlamalardan da etkilenmiş bir taş. Milyonlarca yıl biriktirdiği enerjiyle yeşil aventurin, negatif enerjiyi pozitif enerjiye çevirmede etkilidir.

Yeşil Aventurin hem zihinsel hem de fiziksel enerjiyi canlandırır, ruhsal olarak hafiflememizi ve olumlu düşünceyi destekler, elektromanyetik kirliliğin önüne geçer, kalp sağlığımızı ve tansiyonu dengeleyicidir.

Gözleri dinlendirir, sakinleşmemize yardımcı olur, öfkeli hissettiğimiz durumlarda yumuşamamıza yardımcıdır, stresi azaltmasının yanı sıra sakin ve doğru düşünme gücümüzü destekler.

Ayrıca Yeşil Aventurinin, taşındaki minerallerin de etkisiyle, fiziksel bedenimizde kalp, akciğerler, karaciğer ve sinüsler için şifalı olduğuna inanılıyor. Hastalıklar, enerji bedenimizdeki akışta da bir terslik olduğunu bize söyler. Bu akışı regüle etmek için de hasta olmayı beklemeden kendinize iyi bakabilir ve yakınınızda bir Yeşil Aventurin bulundurabilirsiniz.

“Mavinin taşı”, “Laciverttaşı” ya da “Gökyüzü taşı” olarak da bilinir. Arkeolojik kazılara göre Lapis Lazuli, özellikle Antik Mısır’da çok değer verilen bir taştı. Koyu mavi lazurit -“lacivert” kelimesine adını verir- beyaz kalsit, ışıltılı pirit ve diğer mineralleri barındıran Lapis Lazuli bu anlamda yoğun bir taş olarak nitelendirilir. Tüm bu karışım Lapis Lazuliye güzel ve eşsiz bir görünüm verir. Kireçtaşlarının arasında ya da ayrı kayalar halinde doğada bulunan Lapis Lazuli, pek çok medeniyete ilham vermiş bir taş. Antik Mısır’ın yanı sıra Sümer ve Akadların yazıtlarında da yine zenginlik ile ilişkilendirilir. Romalılar Lapis Lazulinin afrodizyak olduğuna inanmış, Orta Çağ’da ise ruhu kıskançlık ve korku duygularından arındırdığına inanılmış.

Lapis Lazulinin özellikle entelektüel kabiliyeti harekete geçirdiğine, ifade gücünü canlandırdığına inanılıyor. Bilgiye ve gerçeğe ulaşma arzusunu harekete geçiren Lapis Lazuli, öğrenme süreçlerinin de destekleyicisidir, ayrıca hafızayı güçlendirmede de yardımcıdır.

Bir gerçeklik ve bilgelik taşı olan Lapis Lazuli, ruhun dürüstlüğünü teşvik eder. Kişinin kendiyle kurduğu bağı güçlendirmesinin yanı sıra karşılıklı ilişkilerin taşıdır. Sakin ve sevgi dolu bir iletişim için iyi bir destekleyicidir.

Kuvars, doğada bulunan silikon ve oksijen atımlarından oluşmuştur ve sert kristalli bir mineraldir. Çoğunluğu erimiş magmanın kristalleşmesiyle meydana gelir. Kuvars türlerinin çoğu yarı değerli taşlar olarak kabul edilir. Rose Kuvarsta çok az miktarda titanyum, demir ya da manganez bulunduğu için bu rengi aldığı kabul edilmektedir. Kuvarslar, içerdikleri mineraller nedeniyle alternatif tıpta yaygın olarak kullanılırlar ve önemli bir “şifacı” olarak kabul görürler. Olumsuz enerjiyi çeken bir paratoner gibidir Rose Kuvars. Bu nedenle sık kullanımlar sonrası kristalinizi toprakta bir gece bekletip bir nevi şarj olmasını sağlayabilirsiniz. İlkçağlardan bu yana şifalanma amacıyla pek çok nedenle kullanılan kuvarsı, sürekli baş ağrısı çekenlere yanlarında taşımaları öneriliyor. Radyasyon yayılımını önlemesi bakımından da bilgisayarlı, telefonlu ortamlarda bulundurmak ortamın enerjisini temizleyecektir.

Rose Kuvars; şefkat, öz sevgi, affetme, karşımızdakinin duygularını anlama ve içtenlikle hissetme çalışmalarında, hafifletici etkisiyle daha açık bir zihinle ve olumlu bir ruh haliyle tutum geliştirmemizi destekler.

Kuvarsın içeriğindeki silikon dioksit, vücudumuzun yapısında ve yerküremizin yapısında olan bir maddedir. Bu özel taşın içinde bize dair bir şeyler olması, aramızdaki bağı hem çok eskilere götürüyor hem de bu bağın gücünü açıklıyor.

Duru Kuvars, doğu bilgisine göre tepe çakra ile ilişkilendirilir. Bu da bilgelikle ilgilidir. Şöyle ki taç çakra, olayları nasıl algılayıp yorumladığımızla, bunlara karşı nasıl davranış/tutum geliştirdiğimizle ilgili. Kendimize karşı tutumumuzdan bütüne doğru tutum geliştirmeye ve bencilliğe değil bütünselliğe odaklanır. Bu nedenle Duru Kuvars, berrak bir zihin halini destekler. Aşırı olumsuz ya da aşırı olumlu bakış açılarından ve algılardan ziyade daha nötr ve objektif değerlendirmeler yapma konusunda bize yardımcı olan duru kuvars. Aşağıdan yukarıya doğru bir sıralama ile baktığımızda; en son çakramız olan taç çakra artık süptil bedenle ilgiliyken tam da bu nedenle bir yandan tüm çakralarımızla iletişim halindedir ve şifalanmanın her aşamasına katkıda bulunur. Kuvars kristalinize dileklerinizi aktarabilir, topraklayarak nötrleyebilir ve etraftaki olumsuz enerjileri toparlaması için kullanabilirsiniz.

Kök Çakra: Siyah Obsidiyen, yakut, kırmızı mercan, akik.

Sakral Çakra: Kehribar.

Karın Çakrası: Kaplan gözü, amber.

Kalp Çakrası: Yeşil Aventurin, Rose Kuvars, zümrüt.

Boğaz Çakrası: Lapis Lazuli, mavi kuvars.

Üçüncü Göz: Ametist, safir.

Tepe Çakra: Kuvars kristal, elmas.